OpenAI ve Microsoft, Harvard Hukuk Fakültesi Kütüphanesi tarafından başlatılan Kurumsal Veri İnisiyatifi (IDI) projesine desteklerini açıkladı. Bu yeni araştırma girişimi, kütüphaneler, müzeler ve devlet kurumları gibi kuruluşlarla iş birliği yaparak koleksiyonlarını veri olarak yayınlamayı hedefliyor. Yayınlanacak veriler, özellikle OpenAI gibi yapay zeka modellerinin eğitilmesi için kullanılabilecek.
Kurumsal Veri İnisiyatifi, ilk olarak Harvard Kütüphanesi’nde taranmış bir milyon kamu malı kitabı düzenleyerek başlıyor. Ayrıca Boston Halk Kütüphanesi ile iş birliği yaparak milyonlarca tarihi gazete sayfasını veri olarak erişime açmayı planlıyor. Bu girişim sadece uzun metinlerle sınırlı değil; bilimsel ve biyomedikal veriler gibi farklı veri türlerini de içerecek iş birlikleri hedefleniyor.
IDI’nin bu önemli girişimi, Microsoft ve OpenAI’dan destek görüyor. Uzun vadeli finansman için IDI, çeşitli hayırsever kuruluşlar ve endüstri destekçileriyle iş birliği yapmayı planlıyor.
Microsoft Başkan Yardımcısı ve Genel Hukuk Müşaviri Yardımcısı Burton Davis, şunları ifade etti: “Microsoft, Kurumsal Veri İnisiyatifi’nin kuruluşunu desteklemekten gurur duyuyor. Bu girişim, yapay zeka geliştiricileri için yüksek kaliteli verilere erişimi artırmayı hedefliyor. 2020’den beri veri uçurumunu kapatmaya çalışıyor ve her organizasyonun ihtiyaç duyduğu verilere erişmesini sağlıyoruz. Bu, rekabetçi ve yenilikçi bir yapay zeka ekonomisinin büyümesi için hayati öneme sahip.”
OpenAI Fikri Mülkiyet ve İçerik Şefi Tom Rubin ise şu açıklamayı yaptı: “Akademik kurumlar, yapay zeka araştırmalarında ve ilerlemelerinde uzun süredir önemli ortaklar olmuştur. Harvard’ın Kurumsal Veri İnisiyatifi, bu iş birliğinin güçlü bir örneğidir. Kamu malı veriler, bilgi ve yaratıcılığın yayılmasında önemli bir rol oynar. OpenAI, bu çabayı desteklemekten memnuniyet duymaktadır. Prof. Zittrain’in bu projedeki liderliğinden ilham alıyoruz ve inisiyatifin etkilerini görmek için sabırsızlanıyoruz.”
IDI, büyük veri setlerini erişilebilir hale getirerek yapay zeka teknolojisinin gelişimine ve daha geniş bir kitle tarafından erişilmesine katkıda bulunuyor. Bu girişim, yapay zekayı daha kapsayıcı ve yenilikçi bir ekosisteme dönüştürme potansiyeline sahip olabilir.
