Gelecek 4 Yılda Finans Sektörünü Derinden Etkileyecek 4 Ana Trend

Zor geçen 2020 yılının ardından ekonomik faaliyetlerde hızlı bir toparlanma beklentisinde olan Türkiye finans sektörünün önümüzdeki dönemde müşteri deneyimi odağında yapay zekâ gibi yeni teknolojilerin de katkısıyla önemli bir evrime tanık olması bekleniyor.

Sahip olduğu altyapı ve sunduğu hizmetlerle global ölçekte hatırı sayılır bir konuma sahip olan Türkiye finans sektöründe yaşanan dijital dönüşüm ürün ve hizmetlerde değişime yol açmanın ötesinde, çalışan yetkinliklerinden, iş süreçlerine kadar geniş bir yelpazede ezber bozan bir etki yaratıyor.

Türkiye’deki finans sektörünün değişimine ilişkin değerlendirmelerde bulunan IDC Türkiye Baş Analisti Eren Eser “Geçmişte bir banka için kanal odaklı stratejinin önemli bir öğesi olan dijital artık kurumların ana rekabet alanı haline dönüşmüş durumda. Daha da önemlisi bu yeni rekabet alanında bankalar yalnız değil ve fintekler rekabete yeni bir soluk getiriyorlar. Dijitalin yarattığı bu son dalga, müşteri temas noktalarının ötesine geçerek, bankaların ve diğer finans kuruluşlarının operasyonlarını, iş akışlarını ve kültürlerini derinden etkiliyor.” dedi.  

Türkiye’deki toplam bilgi teknolojileri harcamasının %7,5’ini oluşturan ve IDC Türkiye’nin öngörülerine göre 2021 yılında bilgi teknolojileri alanında 862 milyon dolar yatırım yapması beklenen finans sektörünün gündeminde öne çıkan konular ve IDC’nin bu konulara dair öngörüleri ise aşağıdaki gibi:

Yeni Nesil Bankalar: Global ölçekte gelişen teknolojilerin ve değişen regülasyonların da yardımıyla özellikle 2014 sonrası dönemde ortaya çıkan, geleneksel bankalara göre daha küçük, şubesiz ve mobil odaklı, teknolojiyi yoğun kullanan, geniş bir ürün portföyü sunmaktan ziyade belirli ürünlerde üstün müşteri hizmeti sunmaya odaklanan yeni nesil bankalar ve fintekler özellikle müşteri deneyimi tarafında bankalar için çıtayı her geçen gün biraz daha yükseltiyor. Yeni nesil bu oluşumlar geleneksel bankalar için bir yandan tehdit olarak görülse de bir yandan da sunduğu yaratıcı çözümlerle sektöre ilham kaynağı oluyor. Rekabetin ötesinde bankalar ve bu yeni girişimlerin “rekaberlik” altında etkileşimi finans sektöründe pastayı büyütmek adına ciddi bir potansiyele sahip. Türkiye’de BDDK’nın dijital (şubesiz) bankacılık lisanslarına imkân sağlayacak düzenlemesinin hayata geçmesiyle beraber bankacılık sektöründe rekabetin ve “rekaberliğin” yeni bir boyuta taşınacağını öngörüyoruz.

2023’ün sonuna kadar, bireysel bankacılıkta kredi kararlarının %75’i fintek önerileriyle desteklenecek ve bu da banka-fintek işbirliğinin hızlanacağını gösteriyor.

— IDC FutureScape: Finansal Hizmetler 2021 Global Tahminleri

Yeni İş Modelleri: Müşterilerin, bankalarıyla dijital ortamdaki etkileşimi arttıkça, bu etkileşimler ile şekillenen dijital kimlikler, son derece kişiselleştirilmiş tekliflerin güvenli bir şekilde bankalar tarafından müşterilerine sunmak için kullanılabilecek temel varlıklara dönüşüyor. Dijital dünyada en önemli kavramlardan birisi olan güven konusunda bankalar işin doğası gereği ciddi bir avantaja sahipler ve müşterilerin bankalara olan güveni de bankaların yeni iş modelleri geliştirmesine ve yeni gelir akışları oluşturmasına olanak sağlıyor. BDDK’nın düzenlemesiyle 1 Mayıs’tan itibaren geçerli olan uzaktan müşteri edinme imkanı ise dijitalin gücünü pekiştirirken bankalara tamamen dijital ortamda doğan bir ilişki içerisinde müşteri bazlarını arttırmak adına ciddi bir fırsat sunuyor.  

2023’ün sonunda, bankaların %10’u yeni gelir kaynakları yaratan yenilikçi iş modellerini yönlendirmek için tüketici dijital kimliklerini kullanacak.

— IDC FutureScape: Finansal Hizmetler 2021 Global Tahminleri

Yeni Çalışma Kültürü: Giriş bariyerinin yüksek olduğu finans sektörü, içerisinde köklü bankaları ve sigorta firmalarını barındıran dolayısı ile köklü kültürleri olan kurumlardan oluşan bir yapıya sahip. Bununla beraber özellikle müşteri temas noktalarında yaşanan dönüşüm ve bunun gerektirdiği değişim, finansal kurumların çalışma kültürlerinde de değişimi ve dönüşümü zorunlu kılıyor. Müşterilerin ana beklentisi olan “sürtünmesiz dijital deneyim” ister istemez bürokratik ve hiyerarşik yapıdan çok daha çevik bir organizasyon yapısına geçmeyi zorunlu kılıyor. Çevik metodolojiler ve DevOps yaklaşımı her geçen gün finans sektöründe kendisine daha fazla yer buluyor. 2020 verilerine göre Fortune 500 listesinde yer alan firmaların 91’i finans sektöründe yer alıyor. IDC’nin öngörülerine göre 2025 yılına kadar Fortune 500 şirketlerinin dörtte biri F-500’deki konumlarını koruyabilmek adına “yazılım üreten” firmalara dönüşecek.  Bu da gösteriyor ki bankalar her geçen gün teknoloji firması olmaya bir adım daha yaklaşıyor ki sonuç olarak organizasyonlarını da teknoloji firmasının gerektirdiği çevik yapıya dönüştürmek zorundalar.

2025’e kadar, Fortune 500 şirketinin dörtte biri F-500’deki konumlarını koruyabilmek adına “Yazılım Üreten” firmalara dönüşecek.

— IDC FutureScape: DevOps 2021 Global Tahminleri

Yapay Zeka ve Otomasyon: Rekabetin hızla arttığı finans sektöründe kurumların fark yaratmasını sağlayacak en önemli teknolojilerden birisi de yapay zeka olacak. Yapay zekanın diğer teknolojilerden farklılaştığı en önemli noktalardan birisi de şüpheli işlem analizinden, kredi onayına kadar birçok farklı alanda uygulama imkânı sunması. Sunduğu ölçeklenebilirlik, hız ve esneklik ile kurumların hızlı bir şekilde değişen dijital dünyaya ayak uydurmasını sağlamanın yanısıra bankaların müşterilerine kişiselleştirilmiş deneyim sunmasının önünü açıyor.

2023 yılına kadar, tüm tüketici ve küçük işletme kredilerinin %75’i, yapay zeka destekli ve otomatikleştirilmiş süreçlerden sağlanacak.

— IDC FutureScape: Finansal Hizmetler 2021 Global Tahminleri

Tüm bu trendler ve daha fazlası IDC’nin ev sahipliğinde ve dijital ortamda 3 Haziran 2021 tarihinde gerçekleşecek olan IDC Türkiye Finans Zirvesi 2021 etkinliğinde finans sektörünün önde gelen firmalarının üst düzey yöneticilerinin katılımı ile masaya yatırılacak. IDC Türkiye Finans Zirvesi 2021 etkinliği hakkında daha fazla bilgi almak için dbelli@idc.com ile iletişime geçebilirsiniz.

IDC Hakında

International Data Corporation (IDC), bilgi teknolojileri, telekomünikasyon ve tüketici teknolojileri pazarları için pazar istihbaratı, danışmanlık hizmetleri ve etkinlikler alanında küresel bir lider hizmet sağlayıcıdır. Dünya çapında 1.100’den fazla analistiyle birlikte IDC 110’dan fazla ülkede teknoloji ve sektör fırsatları ve trendleri hakkında küresel, bölgesel ve yerel uzmanlık sunmaktadır. IDC’nin analizleri ve incelemeleri, BT profesyonellerinin, iş yöneticilerinin ve yatırım topluluklarının kanıta dayalı teknoloji kararları alabilmelerini ve kilit iş hedeflerine ulaşabilmelerini sağlamaktadır. 1964’te kurulan IDC, dünyanın teknoloji medyası, araştırması ve etkinlileri şirketi olan IDG’nin bağlı şirketidir. IDC hakkında daha fazla bilgi için www.idc.com adresini ziyaret ediniz. IDC’yi @IDC ismiyle Twitter’de takip edebilirsiniz.

Exit mobile version