DELL Precision 5510 Workstation Laptop Ürün İncelemesi
Nadirde olsa yazdığım bir diğer ürün inceleme makalesi ile sizlerle beraberim. İş yoğunluğum nedeni ile bildiğiniz gibi kendi uzmanlık alanlarım dışında pek makale yazmıyorum ve bunu aslında her ürün inceleme makalesinin başında paylaşıyorum. Çünkü fark ettiğim ilginç bir detay var ki yıllardır aslında kendi uzmanlıklarımda makale yazdığım için bu alandan biraz farklı olarak donanım tarafında bir yazı yazınca çok farklı kitlelere ulaştığımı fark ettim. Durum böyle olunca da aslında biraz kendimi özetlemek ihtiyaç oluyor.
Peki, her zamanki bu kısa özet sonrasında konumuza dönelim. Malum dediğim gibi uzmanlık alanımın dışında çıkmak için genelde beni etkileyen ürünler olması gerekli. Çoğu ile aslında müşterilerimize hizmet sunarken karşılaşıyoruz, bunlar çoğunlukla 3 parti yazılımlar olsa da bazen şu anda olduğu gibi donanımlarda olabiliyor.
Öncelikle şu anda kullandığım ürünü anlatmadan hızlıca bir Workstation – iş istasyonu kavramına giriş yapmak istiyorum. Çünkü özellikle son iki yıldır Workstation laptop kullanan biri olarak o kadar çok firmaya gitmiş ve o kadar çok bilişim uzmanı, yöneticisi ile görüştü isem aslında bilinirliğinin o kadar yüksek olmadığını fark ettim. Bundan önce 5 yıl boyunca özel bir bankada çalıştım, oradaki iş ihtiyaçlarım gereği yönetici olarak daha mobil – taşınabilir, ince ve hafifi bir laptop ihtiyacım oluyordu. Test ortamlarım olduğu içinde makinem yani laptop üzerinde çok yüksek bir işlem gücüne ihtiyacım yoktu. Bu nedenle bir ultrabook laptop kullanıyordum.
Fakat tekrar aktif olarak danışmanlık ve eğitmenlik işine geri dönünce iş ihtiyaçlarım değişti. Özellikle yüksek CPU, RAM ve hızlı disklere ihtiyacım vardı. Evet ISP üzerinde sunucularım veya bulut üzerinde sanal sistemlerim vardı, ancak makale yazmak için, hızlıca POC yapmak için, aklınıza takılan bir şeyi hızlıca denemek ve göstermek için elinizin altında taşıdığınız bilgisayarın hızlı olması size bu sektörde özellikle bu işte büyük avantaj sağlamaktaydı. Tabiki Workstation laptop veya PC demek sadece güçlü bilgisayar demek değildir. Yüksek mesai saatlerinde çalışan biri olarak (günde ortalama 15 saat) kullandığım bilgisayarında buna uyum sağlaması çok önemli. Uzun lafın kısası şu anda müşterilerimize yaptığımız gibi iş ihtiyaçlarımı belirledim ve bunu için en iyi çözümün Workstation bir laptop olduğuna karar verdim. Son iki yıldır farklı bir marka ürünü kullanmaktaydım.
Peki benim şahsi kullanım hikayem böyle iken sektörde durum nasıl? Aslında iş ihtiyaçları gereği güçlü ve uzun süreli çalışmalara karşı sorunsuz bir bilgisayar isteyen bireyler, şirketler hali hazırda masa üstü ve mobil olarak Workstation kavramına çok yakın. Şirket organizasyonu içerisindeki pek çok çalışanın iş ihtiyacı farklıdır. Satış ve pazarlama, finans ve muhasebe, IT, AR-GE ekipleri, mühendislik ekipleri, grafik ve görsel tarafım ekipleri gibi aslında pek çok farklı profil bulunabilir şirketinizde. Pek çoğu için standart bir PC veya laptop iş görür iken yüksek kaynak ve dayanıklılık isteyen iş ailesi çalışanları için ise Workstation makineleri tercih edebilirsiniz.
Evet, düşündüğünüz gibi hızlı ve dayanıklı aslında bir nevi server gibi olan bu makineler ucuz değil, ancak bu iş ihtiyacınız ise işinizi en verimli bir şekilde yapabilmek için doğru seçimdir. Bir grafiker ihtiyaç duyduğu bilgisayar gücünü alamaz ise yaptığı işin kalitesi düşecek, zamanı verimsiz kullanacaktır. Video render gibi çok ciddi zaman alan işler daha da uzayacaktır. Zaman aslında bir şirket için en değerli kaynak olduğu için bunu iyi kullanmak gerekli. Özellikle rekabetin bu kadar yüksek olduğu bir zamanda rakiplerinize karşı teknolojiyi çok iyi kullanıyor olmanız gerekli.
Benim hikayemde de tabiki video render var, malum hayatımın vazgeçilmez bir parçası olan paylaşımlarımın bir bölümde eğitim videoları olduğu için render gerçekten ciddi bir güç istiyor.
Evet sanki uzun bir giriş oldu ondan hızlıca elimde ne var onu sizin ile paylaşmak istiyorum.
Precision 5510 Workstation Laptop
Ürün gerçekten ilk olarak tasarımı ile insanı etkiliyor.
Öncelikle siyah renkte olmayan bir laptop uzun süredir kullanmadığımı fark ettim, gümüş renkli güzel bir merhaba diyor ürün ilk bakışta. Malzeme kalitesi malum verilen para ve ürün sınıfı için başarılı.
Ölçüler mutlaka çok önemli ama ekranın köşelerinin nerede ise yok denecek kadar ince olması ilk dikkatimi çeken özellikti. 4K çözünürlük ve kaliteli bir ekran sizi de etkileyecektir.
Bağlantı portları son derece sade. Tek sorun iki USB portu az ama malum artık UBS çoklayıcı şart.
Sırası ile bağlantı özellikleri aşağıdaki gibidir;
1. Memory Card Reader | 2. USB 3.0 | 3. Battery-status button | 4. Security lock| 5. Power adapter port | 6. USB 3.0 | 7. HDMI | 8. Thunderbolt 3 | 9. Headphone jack
Bundan önce kullandığım üründe HDMI portu yoktu bu nedenle gerçekten çok zorlanıyordum. Ayrıca Thunderbolt 3 de yoktu ve özellikle yüksek hızlı veri transferleri için USB 3.0 tek seçeneğimdi. Beğenmediğimden değil ama malum alternatif her zaman için güzeldir, hele bu kadar çok para verdikten sonra insan arıyor ister istemez.
Elimdeki makinenin kaynakları ise aşağıdaki gibidir;
Evet belki yanlış mı görüyorum diye düşünebilirsiniz ama yanlış görmüyorsunuz, XEON işlemciye sahip bir laptop kullanıyorum. Malum sunucu ürünlerinde görmeye alıştığımız bir seri işlemci olan Xeon bu ürün ile beraber bize sunulmaktadır. Varsayılan olarak 16GB ram ile geliyor, maksimum ram kapasitesi ise 32GB’ dır (DDR4-2133MHz SDRAM, 2 DIMMS, Non-ECC).
Yine bendeki donanımda 256GB SSD disk (Maksimum kapasite 1TB M.2 PCIe NVMe Class 40 veya 50 Solid SSD) bulunmaktadır. Ürüne ikinci SSD disk takabilirsiniz. Ben ikinci SSD olarak OCZ Vertex 4 taktım.
Ekran gerçekten çok başarılı, elimdeki donanımda dokunmatik bir ekran var ve köşeler nerede ise yok gibi (15.6″ 4K Ultra Sharp UHD IGZO- 3840×2160). Ama daha uygun bir fiyat isterseniz dokunmatik olmayan modelleri deneyebilirsiniz.
CPU’ dan sonra beni en çok etkileyen ikinci özelliği ise sahip olduğu ekran kartıydı. Nvidia Quadro M1000M w/2GB GDDR5 kullanıyor, özellikle video render ve grafik işlemlerinde çok başarılı.
Gelelim beni en çok etkileyen üçüncü özelliğine. 6 Hücreli pil olan modeli tercih ettim ve bunu sonucunda bir önceki kullandığım Workstation ürüne göre iki katı daha uzun pil ömrüne ulaştım. Normal kullanımlarda 5.30 saate kadar pil ömrünün olduğunu gördüm, eğer yüksek performans ile kullanırsanız 3,30 saat pil ömrü oluyor. Tam tersi ekran parlaklığından işlem gücüne kadar her şeyi düşük tüketimde kullanırsanız 7 saatten fazla bir kullanım süresi sunuyor.
Bir diğer önemli özellik tabi ki güç ve dayanıklılık isteyince ister istemez ürün biraz ağır oluyor. Hele 15,6 inç olunca ekran bu kaçınılmaz, ancak buna karşın ürünün 1,78 kg olması sunduğu performans yanında gerçekten inanılmaz kalıyor.
Gelelim performansına, öncelikle ben disk ile başlıyorum. Bendeki disk ve test sonuçları aşağıdaki gibidir;
Aynı testi başka bir Workstation laptop da yapıyorum, tabi ki diskler farklı bunu unutmamak lazım ancak bu testi yaptığım laptop’ da OCZ Vertex 4 SSD disk var, yani disk gerçekten hızlı ama sonuçlar aşağıdaki gibi
Bu da yine diğer Workstation laptop üzerindeki ikinci SSD diskimin sonuçları
Pil ömrü malum mobil bir aygıt için çok önemli, sunucu işlemcisi taşıyan bir laptop için gerçekten çok başarılı
Tabiki kullanmaya başladıkça bu rakam hızlı bir şekilde düşüyor. Ama burada önemli bir bilgi paylaşmam gerekiyor, Xeon işlemciye sahip bir laptop kullandığınız için eğer sadece web browser ve benzeri temel işlemleri kullanıyorsanız zaten bu tarz bir karşılaştırma da daha iyi pil ömrü olan pek çok laptop bulabilirsiniz. Zaten böyle bir durumda Workstation laptop almanıza da gerek yoktur. Bunu neden söylüyorum? Çünkü bazı karşılaştırma testlerinde özellikle bunu görebiliyoruz, yani sadece web browser açıp test ederseniz pil performansı diğer laptoplara göre düşük çıkacaktır.
Söz pilden açılmışken çok basit ama bir o kadar kullanışlı bir detayı paylaşmak istiyorum. Laptop ile bir iş yapacaksınız ama acaba pilim ne kadar var sorusuna laptop kapalı iken bir tuşa basarak öğrenebiliyorsunuz. Aslında taşınabilir güç ünitelerinde bile olan basit bir şey ama laptop da olması bence çok şık ve pratik bir çözüm olmuş.
Diğer performans testleri için ise alıntı yaptım, durum aşağıdaki gibidir;
Malum ZBook bu alanda çok başarılı ürünlerden birisi ve böyle bir rakip karşısında bir adım önde olmak gerçekten DELL için artı bir değer.
Benzer bir OpenGL test sonucu.
Daha geniş kapsamlı testlerde de ürün gerçekten performans konusunda ne kadar başarılı olduğunu gösteriyor.
Burada ikinci sırada kalıyor ama malum her test için en iyi olmak gerçekten böylesi rakiplerin olduğu bir durumda çok zor. Bu nedenle bu test başlıkları sizin için önemli olmalı, yani sanal makine çalıştıracak iseniz disk ve cpu performansı çok önemli, video işleme, grafik, çizim ve benzeri iş ihtiyaçları için grafik işlemcisi ve performansı daha önemli bir kriter oluyor sizin için.
Oyun oynayacağınız pek sanmıyorum ama benim gibi eski oyunculardaysanız hala mevcut Workstation laptop’ ım üzerinde Red Alert 3 Uprising Sun oynadığımı bu makale vesilesi ile itiraf edeyim. Özetle sizde benim gibi yoğum çalışan bir insansanız bazen oyun çok iyi geliyor, bu nedenle her ne kadar CPU ve disk performansı benim öncelikli il ihtiyacım olsa da grafik konusunda bu kadar iyi olması ayrıca bir cazibe oluyor benim için.
Performans konusunda gerçekten yarıştığı rakiplerine göre çok iyi olduğunu görüyoruz. Ama unutmayın ki malum bu alanda gerek DELL gerekse rakipler sürekli olarak yeni ürünler çıkarıyor. Şu anda ben 5510 kullanıyorum ama yakın bir zamanda Türkiye ye 5520 gelecek ve ürün çok daha iyi. Özellikler mevcut ürüne göre tabiki daha iyi olacağı için karşılaştırma konusunda da mutlaka 5520 ürününün özelliklerini aklınızın bir köşesinde tutun derim. ( E3-1505M v6 (Quad Core Xeon 3.00GHz, 4.00GHz Turbo, 8MB) işlemci, 32GB RAM ECC RAM, Nvidia Quadro M1200 w/4GB GDDR5 ekran kartı derken pek çok aslında yenilik olduğunu görüyoruz).
Peki bu kadar yazının sonucunda özetle ne demek istiyorum?
Yüksek kaynak kullanımında ısınma ve ses sorunu olmayan, yüksek performans sunan, sağladığı güç ve performansa karşılık hafif ve ince tasarıma sahip olan, dokunmatik ekranı sayesinde farklı amaçlardaki kullanımlara uygun, Thunderbolt 3 / USB-C port gibi yeni nesil portlara sahip ve uzun pil ömrü bence en önemli artıları.
Eksi yanları ise şahsi bir durumdur belki ama enter tuşunun küçük olması beni rahatsız etti. Onun dışında 14 inç’ lik bir modeli olsa aslında efsane olur, ama bu da şahsi bir görüş çünkü ben 14 inç laptop kullandığım için son iki yıldır alışmıştım. Web kamerası bence çok kullanışsız bir yerde ama malum çok işim olmadığı için sorun etmiyorum. Çok kullanacaksanız zaten HD bir Webcam almanızı tavsiye ederim. Pil ömrü gerçekten güzel ama rakip ürünlere göre daha iyi olmasını beklerdim. Burasının yanlış yorumlanmasını istemiyorum, ürünün pili gerçekten başarılı ama rakip ürünlerin pil kullanımı daha iyi. Buradaki en önemli etken Xeon işlemcili modeli kullanıyor olmam, eğer bu kadar deli bir performans düşkünlüğünüz yok ise I7 işlemci ile pil gerçekten rekabetçi olabiliyor. Klavyesi daha geniş olabilirmiş, bu da kişisel bir yorum, yani 15,6 inç olunca laptop malum geniş bir alan kalıyor ama yine de kullanmamışlar.
Umarım sizler için faydalı bir makale olmuştur. Benim gibi aktif eğitmenlik, danışmanlık yapan ve gerçekten günde ortalama 15 saat aktif laptop kullanan birisi olarak tüm samimiyetim ile gördüklerimi paylaştım.
Bir sonraki makalemde görüşmek üzere.
Kaynaklar
http://www.zdnet.com/
https://www.laptopmag.com/
https://hothardware.com/