Günümüzde şirketlerin iş ihtiyaçlar sürekli olarak değişiyor ve teknoloji de bu iş ihtiyaçlarını karşılamak için sürekli güncelleniyor. Bu süreç o kadar iç içe geçmiş durumda ki kimi zaman yeni teknolojiler şirketlerin iş yapış şekillerini değiştirebiliyor veya yeni iş modellerine kapı açıyorlar.
Günümüzde ki en yaygın alt yapı modellerinin başında “Hybrid” gelmektedir. Yani performans, gecikme süreleri, saklama limitleri, regülasyon, müşteri deneyimi, global pazar ile rekabet gücü sağlanması, hızlı kurulum ve kullanım, kullandığın kadar öde gibi pek çok farklı iş ihtiyacı için şirketlerin yerleşik veri merkezleri veya bulut sistemlerini bir arada kullandığını görebiliyoruz. Bir nevi her iş için en ideal ortam her zaman tamamen bulut veya tamamen yerleşik sistemler olmuyor.
Hal böyle iken bir de hemen hemen her aygıtın veri ürettiği ve bu verilerden pek çok yeni nesil hizmetin doğduğu bir dönemde ede kavramı çok büyük önem kazanmaktadır.
Network aktif cihazları, kameralar, araçlar, fabrika içerisindeki üretim ekipmanları, oyun konsolları, televizyonlar, hatta yeni nesil mutfak eşyaları gibi aklınıza gelen her cihaz veri üretmeye başladı. Durum böyle olunca aşağıdaki gibi dağınık ve kompleks bir network alt yapısı pek çok günümüz şirketi için kaçınılmaz bir endüstri standartı olmaya başladı.
Tam bu noktada Azure Hybrid kavramını çok duyuyoruz. Aslında Hybrid mimari dendiği zaman akıllara Azure Stack gibi yapılar gelse de aslında Azure üzerinde yerleşik sistemler ile iç içe çalışacak pek çok servis sunulmaktadır. Yani Cloud veri merkezleri ile yerleşik veri merkezleri arasında VPN veya bir network bağlantısı yapmak temel anlamda hybrid kavramını karşılamıyor. İşte tam bu noktada Microsoft tarafından sunulan pek çok servisin olduğunu görüyoruz. Hybrid mimariyi desteklemek için Azure File Sync, Azure Active Directory (Azure AD), Azure Site Recovery, Azure Backup, Azure Monitor for Virtual Machines, Azure Update Management, Azure Network Adapter gibi pek çok hizmet sunmaktadır.
Peki Azure Arc nedir? Azure Arc böyle bir alt yapıya sahip müşterilerin Azure servislerini kolayca herhangi bir yere dağıtmasını ve Azure yönetimini tüm bu alt yapı boyunca genişletmesini sağlamaktadır.
Peki Azure Arc bunu nasıl sağlıyor?
Organize and govern all your servers
Sunucularınız nerede olur ise olsun Azure üzerinden kolaylıkla yönetilebilmektedir.
Şu anda ürün tabiki çok yeni olduğundan desteklediği OS sürümleri sınırlı;
Windows Server 2012 R2 ve üzeri
Ubuntu 16,04 ve 18,04
Daha fazla bilgi için
https://docs.microsoft.com/tr-tr/azure/azure-arc/servers/overview?WT.mc_id=thomasmaurer-blog-thmaure
Manage Kubernetes apps at Scale
Modern DevOps teknikleriyle Kubernetes uygulamalarını tüm ortamlarınızda tutarlı bir şekilde dağıtabilir ve yapılandırabiliriz.
Run data services anywhere
Azure veri servislerini ihtiyaç duyduğunuz her yere, dakikalar içinde kullanabilirsiniz. Daha kolay uyumluluk, daha hızlı tepki süreleri ve verileriniz için daha iyi güvenlik sağlayabileceğiniz bu başlık için aşağıdaki link üzerinden daha fazla bilgiye ulaşabilirsiniz.
Adopt cloud technologies on-premises
Bulut temelli yönetim ortamlarını dağıtık olan tüm alt yapılarınız için kullanabilirsiniz. Bu sayede farklı ortamlarda ki sistemlerinizi yönetmek için farklı yönetim konsolları açmak veya farklı web sitelerine bağlanmak zorunda değilsiniz.
Evet, değişen ve gelişen teknoloji ile her geçen gün artan şirketlerin hybrid iş ihtiyaçları için Microsoft Arc ile inanılmaz bir hedef koyuyor. Artık bu alanda iş ihtiyacı olan pek çok şirketin hızlı bir şekilde bu yeni servisler sayesinde dağıtık yapılarını merkezi olarak izleyen, gören ve yöneten şirketlere dönüşeceğini göreceğiz.
Kaynaka;